|
Bize kısaca kendinden bahseder misin?
1953 yılında Pesaro (İtalya)’da doğdum. Resim çalıştım ve 1978 yılında
Urbino Güzel Sanatlar Akademisi (Accademia di Belle Arti)’nden diploma
aldım. 1989 yılından itibaren Stefania ile yaşamaktayım; çocuğumuz yok.
Ne zaman, neden ve nasıl pipo yapmaya başladın? Pipo yapmayı kimden
öğrendin?
1978 yazında ilk pipomu satın aldım ve dört ay sonra bir nedenle Mastro de
Paja Pipo Atölyesinde çalışmaya başladım. Orada pipolar, tütünler ve pipo
yapımı konusunda çok şey öğrendim.
Bu Mastro de Paja ifadesinde Paja kelimesi bizdeki Pasha (Paşa)
kelimesine benzemekte. Bu İtalyanca kökenli bir kelime mi?
Paja İtalyanca değil, o belli bir yöreye ait kelime. Benim şehrimde Paja,
saman anlamına gelir. Bildiğin gibi İtalyanca üzerinde Türkçe ve bazı orta
doğu dillerinin etkisi var…
Pipo yapımında izlediğin sırayı mümkünse adım adım bana söyler misin?
Önce zihninde tasarladığın şekle göre gül kökünü seçmeli ve dikkatini
damarlara vererek şekli gül kökü üzerine çizmelisin. Bilahare tütün
haznesini, hava deliğini ve ağızlığın takıldığı yuvayı (tenon) delmelisin.
Kısa bir süre sonra ağızlığı gül köküne takmalısın. Şimdi pipo yapımının
ikinci aşamasına erişmiş durumdasın. Gül kökünü şekle göre kesmek ve zımpara
kağıtlarıyla şekli ortaya çıkarmak durumundasın. Bundan sonra ağızlığı
bükmeli, logoyu üzerine işlemeli, lüleyi boyamalı ve ağızlık ile lüleyi
parlatmalısın. Kuşkusuz bunlar ilkesel adımlardır (yoksa bir pipo yapımı
yaklaşım 90 işlemi gerektirir).
Senin pipoların İtalya’nın en iyi el yapımı pipoları arasında kabul
edilmekte. Ancak tam bu noktada şunu merak ediyorum: “El Yapımı”(fatto a
mano veya lavorate a mano) ifadesinin anlamı nedir? Bu ifade, “daha çok
elleri kullanarak yapma” anlamına mı gelmekte yoksa “makinenin taklit
edemeyeceği tarzda el ile yapma”yı mı dile getirmektedir? Kısacası, makine
işleminin ötesinde ellerin yaptığı şey nedir?
“El yapımı” derken kesinlikle “makinenin taklit edemeyeceği tarzda yapma”yı
kastediyorum. Benim bütün pipolarım el yapımıdır. Makineyi sadece tütün
haznesi, ağızlık yuvası (tenon) ve hava deliğini delme işlemleri için
kullanırım. Bazı pipo şekillerinde haznenin üstünü ve lüle üzerindeki
çizgileri çizmek için makine kullandığım da olur. Bununla birlikte bütün
oyma işlemlerini el ve göz kararı yoluyla yaparım.
Pipolarını neye göre gruplandırıyorsun?
Pipoları 1-8 arasında gruplandırıyorum (numaralar pipo boynunun (shank)
altında baskılanan bulutun hemen üzerinde yer alır). No.1 kabaca oyulmuş (rusticated)
pipoları, No. 2 gül kökündeki doğal kusurların giderilmesini sağlayacak
şekilde kısmen oyulmuş ancak damarları hala yansıtacak şekilde düzgün
yüzeyli olan pipoları gösterir. No.3 ve yukarısı düzgün düzeyli ve doğal
görünümlü pipoları gösterir. Bundan sonraki guruplar gül kökünün kalitesine
bağlı olarak belirlenir. No. 4 güzel ve hemen hemen düzgün damarlı pipoları;
No. 5 düzgün damarlı pipoları gösterir. No. 6 ve No. 7 içteki damarları
belli olan pipoları gösterir. No. 8 ise çok çok güzel ve ince damarlı
pipolardır. Bu damarlar “Melek Saçı” (Angel Hair) diye de adlandırılır.
Neden pipoların için “Le Nuvole” ifadesini seçtin?
İtalyanca Le Nuvole “bulutlar” demektir. Bulutların hafifliği ve sürekli
değişimi bu adı seçmemizde rol oynadı. Ayrıca pipo içindeki tütünlerin
dumanı ile bulutlar arasında da bir benzerlik gördük.
Benzeri olmayan bunca pipoların yapımında sana en fazla ilham kaynağı
olan şey nedir?
Le Nuvole saf ve zamansız ustalığı aramak için geriye (tarihe) bakar ve eski
hatıraların (kalıntıların) orijinal şekillerini izler. Bunlar antik
sürahiler, testiler, vazolar, çömlekler (özellikle Akdeniz medeniyetine ait
olanlar) gibi şeylerdir.
Yaptığın pipoların şekilleri gerçekten çok hoş ve zarif. Onlar daha
çok podyumda yürüyen modellere benziyorlar. Bu açıdan onlar erkeksi
güzellikten ziyade kadınsı (feminine) güzelliğe sahipler. Şayet bu yorumumu
kabul ediyorsan, bunun sevgili eşin Stefania’nın pipolarının dizaynını
yapmasından kaynaklandığını söyleyebilir misin?
Senin bu yorumuna tümüyle katılıyorum. Kesinlikle Stefania’nın vizyonu
(pipolarımın) bu kadınsı yönünü belirlemekte; ancak şunu da söylemeliyim:
Her ikimiz benzer bir hassaslığa sahibiz…
Le Nuvole pipolarını pipo dünyası içinde nasıl görüyorsun? Diğer bir
deyişle, Le Nuvole pipolarını diğer markaların pipolarından ayıran şey
nedir?
Bunu söylemek kolay değil… Stefania ve ben bu ayrıcalığın daha çok dizayn ve
boya, parlatma gibi görüntüyü ortaya çıkaran son işlemler noktasında
olduğunu düşünüyoruz, böyle olduğunu ümit ediyoruz.
Pipolarını pipo ve tütün satıcılarına satma yerine neden doğrudan pipo
içenlere satmayı tercih ediyorsun? Pipo satışını artırmak amacıyla diğer
ülkelere gidiyor musun? Şayet “evet” ise bu bağlamda Türkiye’ye gelmeyi
düşünüyor musun?
Pipo içenlere internet üzerinden pipo satmaya karar verdim çünkü daha çok
klasik pipo şekillerini tercih eden pipo satıcılarına nispetle bu durum
şekil ve model açısından bana daha fazla özgürlük alanı açmakta. Pipo
içenlerle doğrudan temasa geçmekten mutluyum çünkü onlar bana pipo
problemleri ve pipolarımdan tatmin olup olmadıkları hakkında mektup (e-mail)
yazıyorlar. Onların bu değerlendirmeleri çalışmamın gelişimi için çok
önemli. Kesinlikle pipolarımın satışını teşvik için İtalya dışına çıkacağım.
Türkiye… neden olmasın? Gençliğimden bu yana oraya gitmenin rüyasını
görmekteyim!
Sigara içme karşıtı kampanyalar karşısında pipo yapımının geleceğini
nasıl görüyorsun?
Bu zor bir soru… Şunu biliyorum ki, sigara içme karşıtı kampanyalar
Amerika’da pipo içme oranını artırdığı gibi, pipo kulüpleri ile pipo
satımının de önünü açtı. Benzer durumun diğer ülkelerde de ortaya çıkacağını
zannediyorum Bence pipo içmek sigara içmekten tümüyle farklı bir şeydir ve
pipo içen sigara içenden hemen her zaman farklıdır.
Bu son noktayı biraz daha açar mısın? Sence sigara içmek ile pipo
içmek arasında ne fark var?
Pipo içmek, bizi çevreleyen dünya ile temas kurmamızı sağlayan bir ritüeldir.
Sigara içmek, modern hayata özgü olan durmak bilmezliği (huzursuzluğu)
sürdüren çılgın (nevrotik) bir eylemdir. Pipo içmek ise bir mola zamanını
arama, dünyadan en azından içim esnasında kahreden hızını yavaşlatmasını
isteme yoludur.
Boş zamanlarında neler yaparsın?
Yaz günlerinde plaja gitmeyi, güneşlenmeyi ve deniz banyosu yapmayı çok
severim. Bunun yanında kitap okumayı ve müzik dinlemeyi severim. Pipo
yaparken atölyemde daima bir müzik sesi vardır.
Müzik derken, daha çok hangi tür müzikleri dinlersin?
İyi olan her müziği dinlerim. Ancak tercih ettiklerim pop, rock ve caz.
Burada yani Pesaro’da büyük müzisyen Gioacchino Rossini doğdu; ancak itiraf
etmeliyim ki, klasik müzik ve opera ile aram iyi değil…
Pipo içiyor musun? Şayet “Evet” ise, hangi pipo ve tütün markalarını
tercih ediyorsun?
Evet, pipo içerim. Şimdi sadece kendi pipolarımı içmekteyim (onları denemeli
ve tatmalıyım…). Tercih ettiğim tütünler şunlar: Crown Achievement, Rattrays
Red Rapparee, GLP Renaissance ve ara sıra Dunhill Navy Roll.
Pipo şekilleri ile pipo içenlerin kişilikleri arasında bir ilişki
görüyor musun?
Evet, böyle olduğuna inanıyorum. Ne var ki bunu kelimelerle açıklamak kolay
değil… bunu daha çok kendi hassasiyetin ölçüsünde hissedebilirsin.
Türk pipo içicilerine pipo almak istedikleri zaman neyi tavsiye
edersin? Pipo alırken dikkat edilmesi gereken noktalar nelerdir?
Kanaatimce en önemli nokta gül kökünün kalitesidir. Çok ucuz bir piponun acı
bir tadı olan gül kökünden yapılmış olma riski vardır. Bu ise insanları pipo
içmekten uzaklaştırabilir. Benim ilk teklifim iyi bir pipo almaları. Bunun
el yapımı veya makine yapımı olmasına daha sonra karar verebilirler… |
|